"İhtiyaç tüm icatların anasıdır" (Atasözü)

Oğlumun artık emziği bırakması için yollar ararken iki dil ve iki kültür arasında büyümenin avantajlarından yararlanarak kitapları karıştırmaya ve internet üzerinden araştırma yapmaya başlamıştım. Türk kültüründe var olan emzik kesme olayını denemiş ve oğlum Metehan’ın mega direnişine yenik düşmüştüm çünkü kesilmesine rağmen emmeye devam etmişti. =) Alman kültüründen "Emzik Perisine" aşinaydım ama Türkçe yazılı halini bulamamak beni bir hayli üzmüştü. Sadece türkçe konuştuğum oğluma bu kültürden faydalanabilmesi için oturup kendi hikâyemi yazıp resimlerini elimden geldiğince kurşun kalemle çizerek, kendisinin tanımladığı haliyle "Mimi Perisini" hazırladım:

Scannen (2)
Scannen (2)
Scannen0003 (2)
Scannen0003 (2)
Scannen0004 (2)
Scannen0004 (2)

 

Dünyaya gözlerini yeni açmış ve emziği kabul etmiş kardeşinin yanı sıra, direnme konusunda ustalık gösteren Metehan, asilik rüzgârlarının estiği bir dönemin zirvesinde kendiliğinden emziklerine "Au revoir" demeyi başarmıştı. Hem de bunu hiç ağlamadan, sızlamadan, kavgasız, gürültüsüz ve patırtısız şekilde yapmıştı.

 

Ektiğimiz her bir anının tohumları kim bilir ne güzelliklere açacaktır…

Sene 2019 ve işte o kararı vermeme sebep olan kilit an:

Hava çoktan kararmıştı. Direksiyon başındayken heyecanla konuşmaya başladım:

"Metehaaan, Almiiilaaa, çocuklar! Ay dedeye bakın ne kadar da güzel! Ay dedenin yanında çok parlayan bir yıldız var, görüyor musunuz? İşte o çoban yıldızı! Bakın, nasıl da parlıyor?"

Arka koltukta oturan Metehan heyecanla soluksuz cevap verdi:

"Anneciğim, o benim yıldızım değil mi? Benim mimim. Benim üç tane yıldızım var çünkü üç tane mimim vardı. Hepsini mimi perisine verdim, değil mi anne? Ben mimi perisini görmedim anne, ona teşekkür etmedim. Almila için geldiğinde ona teşekkür etsem olur, değil mi?"

...

Emziğe veda bu kadar güzel bir anı bırakabilir mi hatıralarda? Bir yıl geçmesine rağmen gece yıldızları gördüğünde oğlumun bu şekilde tepki vereceği inanın aklımın ucundan geçmezdi! Gözlerim dolu dolu bin bir türlü duygusallğı yaşarken diğer ebeveynlerin de bu kitabın yaşattığı hisleri tatmalarını istediğim için hikâyemi Türkçe konuşan tüm çoçuklara sunmaya işte tamda o an karar verdim.